İYİ Parti Aydın Milletvekili Aydın Adnan Sezgin, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 2022 FİFA Dünya Kupası kapsamında Katar'da görevlendirilmesini sert bir dille eleştirerek, "Türkiye lejyonerliğe mi soyunuyor" ifadelerini kullandı.
Katar'da düzenlenecek olan 2022 FIFA Dünya Kupası organizasyonu kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Katar'da görevlendirilmesine ilişkin tezkere hakkında İYİ Parti Grubu adına konuşan Aydın Adnan Sezgin, TSK'nın ve polis teşkilatının başka bir ülkede özel güvenlik personeli gibi stat korumalığı yapmasını uygun bulmadıklarını vurgulayarak, partisinin tezkereye karşı olduğunu belirtti.
"Böyle bir teşebbüs ulusal menfaatlerimiz açısından da gereksizdir, bunu da defalarca tekrarladık. Emniyet Genel Müdürlüğü personelimizin göz göre göre IŞİD'vari ya da başka bir yapının, çevrenin saldırısı riski altına sokulduğu yetmezmiş gibi şimdi de TSK mensuplarımızın aynı riske dâhil edilmesi söz konusudur. İktidarın bu kararlarının Türkiye açısından objektif, izah edilebilir hiçbir getirisi yoktur." ifadelerini kullanan Sezgin, tezkerenin hem Türkiye Cumhuriyeti'nin itibarı açısından hem de oradaki görevlilerimizin zarar görmesi ihtimali bakımından yanlış olduğunu vurguladı. Sezgin, "Türkiye resmî personeliyle yeni tip bir lejyonerliğe mi soyunuyor? İktidarın eliyle Wagner'ciliğe, Blackwater'culuğa mı özeniyor?" ifadelerini kullandı.
TSK'nın bölgesinde ve dünyada barışı ve huzuru korumak, küresel istikrara katkı sağlamak amaçlarıyla sayısız uluslararası görev gücüne, tatbikata ve harekâta katıldığını hatırlatan Aydın Sezgin, "TSK bugüne kadar hiçbir zaman özel bir uluslararası organizasyonu üstlenen bir ülkeye yardım etmek için âdeta bir özel güvenlik şirketi gibi yurtdışında görevlendirilmemiştir. Bu ayıp tezkereye İYİ Parti olarak kuvvetle karşı olduğumuzu vurguluyorum." şeklinde konuştu.
"Uluslararası ilişkilerimiz topyekûn bir başarısızlık hikâyesinden ibarettir"
AK Parti iktidarının Katar'la ilişkilerinde çarpıklıklar olduğunu belirten İYİ Partili Sezgin, "Sayın Cumhurbaşkanına hediye edilen uçak, Tank Palet Fabrikasının satışı, Katar'la yapılan SWAP anlaşması ve bu anlaşmada dolar kurunun yüksek fiyatta sabitlendiği iddiaları, Kanal İstanbul yorumları bu garipliklerden sadece bazıları." ifadelerini kullandı.
Son dönemde sadece İhvancılık ve iktidarın uluslararası ilişkilerine şekil veren bütün yaklaşımların yerle bir olduğunu hatırlatan Sezgin, "Uluslararası ilişkilerimiz topyekûn bir başarısızlık hikâyesinden ibarettir" şeklinde konuştu.
"İktidar, başarısızlıkları taktik olarak göstererek Milleti aldatıyor"
Aydın Milletvekili Sezgin, uluslararası ilişkilerdeki savrulmaların ağır maliyetinin itibar kaybı ve millî güvenlik kaygıları şeklinde devletin omuzlarına çöktüğünü belirterek, iktidarın başarısızlıkları taktik, mülahaza ve hamleler olarak göstererek vatandaşları aldatmaya çalıştığını, iktidar sözcülerinin dalga geçercesine bu tür safsatalar seslendirdiğini ifade etti.
"Erdoğan, diğer ülkelerdeki market raflarını göstererek Milleti yoksulluğa razı etmeye çabalıyor"
İçerdeki ve dışarıdaki beceriksizlikleri gözlerden saklamak için iktidara yakın basın organlarında ve iktidar sözcülerinin konuşmalarında ABD'nin, Avrupa'nın ne kadar kötü ekonomik koşullarda olduğunun sıklıkla gündeme getirildiğini belirten Sezgin, "Sayın Cumhurbaşkanı Avrupa ülkelerinde ve ABD'de market raflarının boş olduğu gibi dayanıksız bir iddiayı sıklıkla tekrarlayarak milletimizi ekonomik krize, yokluğa, fakirliğe razı etmeye çabalıyor. Bu iddiayı savunmak da yeni millîlik ve yerlilik kriteri hâline geldi." şeklinde konuştu.
"Ekonomik olarak çöktüğü iddia edilen bu ülkelerde enflasyon yüzde 8-9 dolaylarındayken bizim TÜİK bile enflasyonu yüzde 90'a yakın açıklamıştır. Üretici fiyatlarındaki enflasyon ise yüzde 150'yi aşmıştır. Dünyada en yüksek asgari ücretli oranına sahip ülkemizde çalışanların yüzde 57'si açlık sınırının altında maaş almaktadır. Hazinemiz, Merkez Bankası rezervlerimiz tarihî çöküş içindedir." ifadelerini kullanan Aydın Sezgin, elektrik ve doğal gazdaki zamlar nedeniyle çok zorlu bir kışın vatandaşları beklediğini belirtti.
"Putin başka şeyler elde etmeden doğal gaz borcunu ertelemeyecektir"
Rusya'ya yapılacak olan doğal gaz ödemelerinin bir bölümünü 2024'e ertelemek için görüşmeler gerçekleştirildiğinin basına yansıdığını hatırlatan Sezgin, ertelemenin gerçekleşmesi hâlinde bunun bedelinin sadece faiz olmayacağını, olası bir erteleme karşılığında Putin'in mutlaka başka beklentileri olacağını sözlerine ekledi.
"Yerli ve millilik diyenler Şanghay İşbirliği Örgütü'nün kapısına dayandı"
"İktidar, kendisini ve Sayın Cumhurbaşkanı'nı kurtarmak için giriştiği bu al ver ilişkilerini ve karanlık pazarlıkları da yerlilik ve millîlik olarak takdim etme çabası içindedir." ifadelerini kullanan Sezgin, iktidarın yerli ve millîlik söylemlerinin, Şanghay İşbirliği Örgütü'nün (ŞİÖ) kapısına dayanarak üyelik talep etmekle neticelendiğini belirtti.
ŞİÖ'nün zayıf ve iç çelişkilerle dolu bir örgüt olduğunu belirten İYİ Partili Sezgin, bu örgütün üyelerine ekonomik fayda sağlayan Avrupa Birliği gibi bir entegrasyon projesi ya da NATO gibi bir askerî ve güvenlik ittifakı haline gelemediğini belirterek, "ŞİÖ bir temaşa teşkilatıdır, semboliktir" dedi.
"NATO Zirvesi'nde Rusya ve Çin'i tehdit ve rakip gören metni imzalayan Erdoğan, 3 ay geçmeden ŞİÖ'den tam üyelik istedi"
ŞİÖ'nün Rusya ve Çin'in patronluğunu, ısrarlı Batı düşmanlığını ve özünde hürriyetçi demokrasiye husumeti temsil ettiğini belirten Aydın Sezgin, bu yıl Haziran ayının sonunda İspanya'da NATO Zirvesi'ne katılan ve o zirvede Rusya'yı önemli ve doğrudan tehdit, Çin'i ise sistematik rakip kabul eden metni imzalayan iktidarın üç ay geçmeden ŞİÖ Zirvesi sonrası bu teşkilattan tam üyelik istediğini vurguladı.
"Yanlış hayaller ve mülahazalar peşinde gidip S-400'ü aldınız"
S-400 sorununa da değinen Sezgin, S-400'lerle ilgili kararın Avrupa ülkelerinin veya ABD'nin istediğimiz silah sistemlerini satmaya yanaşmaması olarak sunulduğunu hatırlatarak, "Avrupa ve ABD bize bu sistemleri vermedi diyorsunuz ama gerçekte teklif ettiler, bunu biliyoruz. Buna rağmen siz yanlış hayaller ve mülahazalar peşinde gidip S-400'ü aldınız. Ondan sonra F-35 Projesinden dışlandık ki bu büyük bir hüsrandı." şeklinde konuştu. Sezgin, şimdi ABD Kongresi'nde iktidar temsilcilerinin rica minnet dolaştığını ve F-16'lar için üretici firmanın lobi çalışmalarından medet umulur hale gelindiğini belirtti.
Putin ile Erdoğan arasındaki benzerliklere değinen Sezgin, "Uğruna F-35 projesinden çıkarıldığımız Putin bugün ülkesini Rus halkının hiç de layık olmadığı bir felakete sürüklüyor. Bunun başlıca nedeni Sayın Cumhurbaşkanı ve bazı danışmanları gibi dünyayı yanlış okumasıdır. Sayın Cumhurbaşkanı da Türkiye'yi içeride yahut dışarıda benzer felaketlere sürüklemesinden endişe ediyoruz."şeklinde konuştu.
İki lider arasındaki pek çok benzerliğin kendisini endişelendirdiğini belirten İYİ Partili Sezgin, "Cumhurbaşkanlığı sistemi ve Seçim Kanunu'nda yapılan değişiklikler, ayrıca görüşeceğimiz Basın Kanunu gibi otoriter adımlar ve her alanda hoyrat uygulamalar, Türkiye'yi Rusya'ya daha da yakınlaştırıyor, yaklaştırıyor. Eskiden bir ülkeyle veya ülkelerle yakınlaşmamızda ulusal çıkarların bağdaşmasıydı kılavuzumuz şimdi ise rejimlerin benzerliği motivasyonumuz." ifadelerini kullandı. Sezgin, "Diğer bir benzerlik ise dış güçlerin ekonomik ve askerî tuzaklarından bahsederek içeride lider etrafında bütünleşme etkisi yaratma gayretleridir. Putin ve Sayın Erdoğan bu temada birlikte hareket ediyorlar." dedi.
İktidarın tüm alanlarda olduğu gibi uluslararası ilişkilerde de gerçeklikten koparak Türkiye'nin uluslararası itibarını aşındırdığını belirten Sezgin, "Gerçekçi ve güvenilir dış politika olmazsa itibarınız da gücünüz de tahrip olur. Düşe kalka dış politika olmaz" ifadelerini kullandı.
Yorum Yazın