Devlet Su İşleri (DSİ) 21. Bölge Müdürlüğünden emekli inşaat mühendisi Halil Sezai Oktay, su kalmadığında, Büyük Menderes’in sularını mendilleriyle süzüp içtiklerini belirterek, “Bugün ise parmağımızı sokmaya korkuyoruz” dedi. Oktay, Büyük Menderes Nehri’ndeki acı tabloyu gözler önüne serdi.
Ekosistemi Koruma ve Doğasevenler Derneğinin (EKODOSD) düzenlediği ‘Çarşamba Söyleşileri’nde bu hafta DSİ 21. Bölge Müdürlüğünden emekli inşaat mühendisi Halil Sezai Oktay konuk oldu. Oktay, söyleşide doğaseverlere Mahmut Dağı’nın serin suları ve temiz havasının can verdiği, etrafı dağlar ve ormanlarla çevrili doğanın içinde yer alan ballarıyla ünlü Dereköy’de yaşanan değişimi ve bu köyde doğan cumhuriyetin 2. kuşağı bir kişinin yaşam öyküsünü anlattı.
BÖLGENİN 30 YILLIK DEĞİŞİMİNİ ANLATTI
Aynı coğrafyada yer alan 1926-35 yıllarında İzmir Valisi olarak görev yapan Kazım Dirik Paşa’nın yaptırmış olduğu meşhur Çinili Tak’ın neden yok olduğunu, hemen yakınındaki binlerce yıl öncesinden günümüze kadar gelerek 2019 yılında defineciler tarafından parçalanan Karabel geçidinde yer alan Hitit Kabartması’nın başına gelenleri film kesiti gibi doğaseverlerin gözlerinin önüne getirdi. Aydın DSİ 21. Bölge Müdürlüğü Planlama Şube Müdürlüğünde görev yaptığı dönemlerde, Büyük Menderes Havzası’nda yer alan barajlarla ilgili yapılan çalışmaları, barajların işleyişini, olumlu olumsuz etkilerini, suyun önemini ve bölgede bu konuda yaşanan yaklaşık 30 yıllık değişimleri anlattı.
NEREDEN NEREYE
Oktay’ın görev yaptığı 1982 yılında sıcak bir yaz gününde yaptıkları arazi çalışmasında yanlarında su kalmadığında, Büyük Menderes’in sularını mendilleriyle süzüp içtiklerini, bugün ise parmağını sokmaya korktuğunu söylemesi, Batı Anadolu’nun en önemli nehrinin çok kısa sürede ne hale getirildiğinin somut göstergesi olarak doğaseverlerin hafızasına kazındı. Yapılan söyleşiden sonra Halil Sezai Oktay’a, Perihan Yavuzdoğan tarafından EKODOSD’un teşekkür belgesi takdim edildi.
Yorum Yazın